Fikir Çiçeği

Emre Can Karaca
Türkçe Yayın
Published in
2 min readDec 7, 2023

--

Bence insan insan için yaratılmıştır. Birine olan manevi bağımız buna en net örnek. Her birimizin sahip olduğu bir vatandaşlık, toplum ve aile var. Bunlar soyut kavramlar aslında. Hiçbir maddi değer bunları bizden söküp alamaz. Var olduğumuz sürece bu değerler bizimle birlikte. Ve her anımızı bu değerleri temel alarak yaşıyoruz. Veya yaşıyorduk…

Geçtiğimiz son iki ila üç senede görünen o ki artık manevi değil maddiyat odaklı, sonuç odaklı yaşıyoruz. En yeni dönemden eski döneme doğru gidersek; savaşlar, küresel salgınlar, ekonomik krizler bizi sımsıkı bağlaması gerekirken daha da uzaklaştırmıştır. Artık maneviyatın yok olup gittiği bu evrende yaşanılan her an daha anlamsız hale geliyor. Toplum sıkı bağını koparıp, yerini bireyselleşmeye bırakıyor. İnsan ait olduğu topluma yabancılaşıyor. Dünya iki türlü olmuş durumda. İyi niyetli insanlar ve kötü niyetli insanlar var. Vatan, ırk, din, toplum veya cinsiyet ayırmaksızın kutuplaşmış insanoğlu. Hiçbir insan artık bahsettiğim bu değerleri önemseyerek yaşamıyor.

Bana soracak olursanız ben de bu gerçeği kabullendim. Fakat toplumdan uzaklaşarak, insanlara dokunmadan, düşüncelerimi paylaşmadan bir kabuğa çekilmek değil. Aksine daha çok duygu ve düşüncelerimi paylaşarak ve kendi iç dünyamda benimsediğim bir alanda duygularımı, düşüncelerimi ve fikirlerimi kaleme alarak hayatımı sürdürüyorum. Bunu toplumla paylaşmadan da yapamıyorum. En başında dedim ya insan, insan için yaratılmıştır diye. Sonuçta konuşarak ve yazışarak anlaşabildiğimiz tek canlılar bizleriz değil mi?

Gerçekten şunu da belirtmeliyim ki, gittikçe anlamsızlaşan bu dünyada bir anlam bütünlüğü oluşturmak, sistemin bu monotonluğundan çıkıp ruhumu özgürleştirmek ve bunu masumca bir kağıda dökmek oldukça anlamlı benim için. Hayatıma bir anlam katacaksam bunlardan biri bence bu. Hani genelde yaşlı insanlar için artık maddiyatın bir önemi kalmamıştır ya, ben de o açıdan bakıyorum. Duygusal olan ve maneviyat barındıran şeyleri daha çok yaşamalıymışım gibi hissediyorum. Bu maneviyat karanlığında ufak bir kandil belki de benimki. Umarım ileride bu alanda daha da iyileşerek, topluma katma değer sağlayacak bir kitap yazabilirim. Hayallerimden biri bu. Artık gölgenin bile var olamayacağı bu dünyada fikirlerimi bırakıp gitmek oldukça büyüleyici. Düşünebiliyor musunuz? Var olamayacağınız bir dünyadan aslında var olacağınızı bilerek göç etmek. Fikirlerin ölümsüzlüğünün gücünü keşfedip bunu kullanmak. Her değerli ve yarar sağlayacak fikrin düşüncenin yaşamasına öncü olmak. Paylaşmak. Bunun büyüsü beni bu serüvene bağlı tutan yegane şey.

Umuyorum ki bu serüveni çok güzel ve verimli şekilde tamamlayacağım. Ve tekrar umuyorum ki benim çok büyük heyecanla devam ettirdiğim duygu düşünceleri, fikirleri beyaz kağıda dökme işi bir virüs misali yayılacak. Umarım ki birbiri için yaratılmış olan bu insanlar kendini daha iyi anlayacak ve daha iyi anlaşacak. Kim bilir belki de bu yazı bir kişiye heves uyandıracak. Bir toz tanesi bile kalmayacak olan o bir kişi duygularını yazıp paylaşacak ve kendi fikir çiçeğini ekmiş olacak..

Okuduğunuz için teşekkürler..

--

--